Hakkımızda Sosyalist Birlik (Marksist)
Çin'de Doğrudan Demokrasi Sistemi Nasıl Oluşuyor ve Nasıl İşliyor
Çin'de Doğrudan Demokrasi Sistemini Daha Fazla Geliştirmeliyiz
Prof. Gao Fang
İşçi ve Personel Meclisinin Beş İşlevi:
İşletmenin üretim yönetimi ve geliştirilmesi planı ve şeması üzerine tartışma ve öneri yapma hakkı; ücretler, ikramiyeler, işçi sağlığı koruması, ceza ve ödüllerle ilgili önemli yönetmelik ve kuralları inceleme ve değiştirme hakkı; işçi ve personelin yaşamı ve maddi çıkarlarını ilgilendiren önemli meseleler üzerinde tartışma ve karar verme hakkı; işletmenin yöneticilerini ve önderlerini değerlendirme ve gözetip denetleme hakkı; fabrikanın başkanını tavsiye etme veya seçme hakkı.

Giriş
2007 yılında 17. ÇKP Ulusal Parti Kongresi'ne sunulan siyasi rapor büyük Reform ve Dışa Açılma politikası başladıktan sonraki dönemdeki Çin'in siyasi yapısında meydana gelen gelişimin temel kazanımlarını ve deneyimini sistematik olarak özetlemiştir. Bu Kongre ilk kez (Çin'e özgü) siyasi yapıyı geliştirme yolunu, yani, ülkedeki siyasi yapının daha mükemmel hale getirmede izleyeceğimiz yol üzerine önemli açıklamalar getirmiştir. Buna göre hedefimiz halk demokrasisini geliştirme olmalı ve bu amaçla da iki noktaya odaklanmalıyız; birinci nokta parti içi demokrasinin geliştirilmesi, ikincisi de dörtlü sisteme dayalı sosyalist demokratik siyasetin geliştirilmesi çabası. Bilindiği gibi ülkemizdeki dörtlü sistem şu kurumları içermektedir: halk kongresi (halk kongreleri) sistemi, çok partili iş birliği ve danışma sistemi[1], bölgesel etnik özerklik sistemi ve tabana dayalı demokratik özyönetim sistemi.
30 yıldır devam eden siyasi reform ve politik inşa dönemi sonucunda Çin'in siyasi kurumlarının ve siyasi yapılarının manzarası çarpıcı biçimde değişmiştir. Bu değişim Parti ve devlet önderliği sistemi, hükümetin işleyişi ve yönetim sistemi, merkezi yönetim (hükümet) organları ile yerel yönetim (hükümet) organları arasındaki ilişkiler ve devlet ile toplum arasındaki ilişkiler ve tabana dayalı demokrasi gibi başlıca alanlarda yapılan önemli devrimci dönüşümleri kapsamaktadır.
Devlet ile Toplum ve Birey Arasındaki Yeni İlişki Biçimi
Marksizm'e göre devletin kaynağı toplumdur. Devlet kendi kapsam alanındaki işleri yönetmeli, buna karşın toplum da kendi bağımsız alanına sahip olmalıdır. Devlet ile toplum arasında iki tarafın karşılıklı olarak üzerinde anlaştığı bir sınır çizgisi olmalıdır.
Reform ve Dışa Açılma politikası uygulamasından önce (1980ler öncesi) Çin'deki devlet sistemimiz tüm bireyleri bir iş (çalışma) birimi ve yer değiştirmeleri katı bir biçimde sınırlayan ikametgah kayıt sisteminin bir üyesi olarak örgütlemiş ve yönetmişti.
Kişiler -bağımsız olarak değil- bu iki kurum üzerinden siyasi, ekonomik, kültürel ve askeri sistemlerle bağ kurmaktaydı. Bu devlet sistemine, kişilere verilen yiyecek kuponları ve giysi kuponları gibi tipik uygulamaları içeren merkezi plana dayalı ekonomik sistem eşlik ediyordu.
Bir anlamda söz konusu dönemde, devlet toplumu yutmuş, yani birey ve toplum devlet içinde eriyip gitmişti, bireyler sınırlı temel özgürlüklere sahiplerdi ve kendi yaratıcı faaliyetlerinin alanı oldukça sınırlıydı.
Köylerdeki Özyönetim (Taban Demokrasisi)
Pazar-yönelimli ekonomik reformlar ilk olarak kırsal alanlarda başlatıldı ve ekonomik reformlar ilk olarak kırsal alanlardaki (köylü bireylerin içinde üye olduğu üretim takımları, üretim tugayları) çalışma birimlerini dağıttı. O günlerde kırlarda tüm bireyler halk komünleri içindeki bu üretim takımları içinde örgütlüydü. Böylece bu reform köylerdeki özyönetim (taban demokrasisi) için bir temel oluşmasını sağladı.
Böylece, Reform ve Dışa Açılma politikasından sonra doğrudan (spontane) bir demokratik ve yönetme biçimi olarak köylü bireylerin özyönetim sistemi oluşmaya başladı ve bu amaçla köylerdeki doğrudan seçme ve seçilme sistemi uygulamaya konuldu. Seçim, demokrasinin ilk önkoşuludur, ancak seçimler sadece "kimin yöneteceği" siyasi sorununu çözer, fakat seçimler içeriği daha geniş bir yönetimsel sorun olan "nasıl yönetmeli" sorusuna cevap vermez.
Bundan dolayı, köylülerin doğrudan seçim sistemi bu güçlü başlangıcı daha 1980'lerden itibaren yapmış olmasına rağmen, köylerdeki taban demokrasisi açısından hala çözülmesi gereken pek çok sorun varlığını sürdürmektedir, bütün bunlar demokrasinin inşasının basit bir sorun olmadığını göstermektedir.
Reform ve Dışa Açılma döneminden itibaren, Parti ve devlet organları ekonomik ve toplumsal yapılardaki değişikliklere ayak uydurmak ve yönetim sistemindeki yeni ihtiyaçlara yanıt verebilmek amacıyla Parti ve devlet giderek ve dikkatli bir şekilde daha önceki dönemde kendilerinin sıkı bir şekilde kontrol altında tuttuğu bazı alanlardan geri çekildi.
Böylece, Parti ve devlet bu alanlarda sivil toplumun özyönetim uygulamasına, özerk hareket etmesine imkan verdi. Ayrıca, ortak çıkarları olan grupların birlikler veya dernekler kurmalarına izin verildi. Son resmi istatistiklere göre, halkın üye olduğu ve yönettiği sivil örgütler ve birliklerin sayısı hızla gelişmiştir (daha çok toplumsal örgütler, [ticari olmayan] özel vakıflar ve dernekler şeklinde). Ve bunların sayıları 1996'da 184.000 iken 2005'te 320.000'e çıkmıştır (bunlardan ülke çapında örgütlenmiş derneklerin sayısı 1500'den fazladır).[2]
Tüm Çin İşçi Sendikaları Federasyonu, Tüm Çin Gençlik Federasyonu, Tüm Çin Kadınlar Federasyonu. Yukarıda sözü edilen toplumsal örgütlerden başka Çin Edebiyat ve Sanat Çevreleri Vakfı, Çin Yazarlar Birliği, Tüm Çin Gazeteciler Birliği, Çin Bilim ve Teknoloji Birliği, Tüm Çin Dışarıdan Geri Dönüş Yapan Çinliler Federasyonu ve Çin Engelliler Federasyonu, Çin Halkının Yabancı Ülkelerle Dostluk Birliği ve diğerleri dahil çok sayıda toplumsal örgüt vardır. Bunları birinci tip dernekler olarak niteleyebiliriz ve bunlar siyasi süreçte önemli roller üstlenebilmektedir.
1990larda yeni ortaya çıkmaya başlamış olan bu ikinci tip dernekler ve sivil toplum örgütleri yani (ticari olmayan) özel vakıflar ve dernekler bir yandan kendi özerk faaliyetlerini sürdürürlerken devlet ile de aktif bir etkileşim içindedirler. Tabii ki aynı zamanda, bu dernekler çeşitli hukuki ve yasal sorunlar, insan kaynakları sorunları, mali sorunlar, güven, bilgiye ulaşım sorunları ve teknik sorunlarla karşı karşıya bulunmaktadırlar, dolayısıyla da bunların siyasi süreçte oynadıkları roller görece oldukça zayıftır.
Bununla birlikte, bunlardan bazıları oldukça başarılıdır, kendi öz güçleri ve kaynakları yetersiz olmalarına karşın siyasi süreci etkileme uğraşında ellerindeki sınırlı kaynaklardan ve mevcut mevzuatın sunduğu olanaklardan azami bir biçimde faydalanan bir çaba içindedirler.
Örneğin, ülkede posta hizmetleri yasası taslağı tartışılmakta iken Şanghay'da sayıları çığ gibi artan özel kurye posta şirketleri Pekin'deki ilgili devlet dairesi ile iletişim kurmak için temsilciler seçtiler ve bu temsilciler yardımıyla taleplerinin yasalaşması için çaba sarf ettiler.
Elbette, Çin'de gerçekleşen siyasi yapı reformlarına karşın bu tip sivil örgütlerin çıkar ve taleplerinin hükümetin siyasi karar alma sistemini ne ölçüde etkileyebileceği hala hükümetin ve onun organlarının bu konudaki tutumuna ve istekliliğine bağlıdır.
Bu alanda çeşitli olumlu tutumlar görebiliyoruz ancak pek çok olay bize devletin toplum üzerindeki mutlak üstünlüğünün hala sürdürdüğünü ve karar verme yetkisinin devletin veya hükümetin elinde olduğunu göstermektedir. Buna karşın 2000'lerde bazı valilerinin ve belediye başkanlarının kötü uygulamaları nedeniyle istifaya zorlanmaları söz konusu olmuştur, oysa bu (reformlar sonrasında) 1980'lerde bile bu çok nadiren görülen bir durumdu.
Parti ve devlet önderliği sisteminde yapılan reformun sonucunda daha önceleri işlevi sadece yasama görevi ile sınırlandırılmış olan Halk Kongreleri'nin[3] işlevi, denetleme görevini içerecek şekilde genişletilmiş ve Halk Kongrelerinin denetleyici rolü bir hayli güçlendirilmiştir.
Parti ile toplumu birleştiren önemli bir kurumsal bir düzenleme olarak çok partili iş birliği ve partiler arası danışma sistemi (ÇKP ve diğer 8 parti arasındaki ilişkiler kastediliyor) komünist olmayan partilerin üyeleri olan veya partisiz şahsiyetler (hatırı sayılır bireyler) açısından önemli bir etkinlik alanı yaratmakta ve onlarda büyük ilgi uyandırmaktadır, bu kişiler artık bir çok hükümet ve devlet organında önder konumlarda görev almaktadırlar.
Devlet Konseyi, (batıda Hükümet denilen organ) 1990'lardan itibaren yönetimde hukukun egemenliğini sağlayan bir dizi önlem ve yasayı yürürlüğe koymuş bu doğrultudaki çabaları hızlandırmıştır. Partinin ve hükümetin hiçbir şekilde yasaların üstünde bir konuma sahip olmayacağı en çok vurgulanan ve uygulanan görüş haline gelebilmiştir.
Şu anda yürütme yetkisini kullanabilen tüm düzeylerdeki hükümet organları hukukun üstünlüğü ve egemenliği ilkesinin sınırları içinde çalışmaya zorlanmış durumdadır.
Bu kısa girişten sonra taban demokrasisi, diğer deyişle doğrudan demokrasinin genişletilmesinin önemi üzerinde duracağız.
Taban Demokrasisi
Taban demokrasinin, (diğer deyişle doğrudan demokrasinin) kapsamını genişletmek Çin'deki siyasi demokrasinin iyileştirilmesi ve geliştirilmesi için kaçınılmaz bir yönelim ve sosyalizm için önemli bir dayanaktır. Çin'in gelişmesi ve ilerlemesi ile birlikte kentsel ve kırsal alanlarda tabanına dayalı demokrasinin kapsamı, yurttaşların siyasete katılımı için daha fazla kanallarla ve demokrasiyi gerçekleştirmek için giderek artan yollarla, sürekli olarak genişlemektedir. Bu konuda daha çok çaba sarf etmeliyiz. Çin şu anda tabana dayalı öz-yönetim demokrasisi sistemini kurmuştur; bu sistem kırsal köy komitelerini, kentsel mahalle komitelerini, kurum ve işletmelerdeki işçi ve personel meclislerini (konseylerini) kapsamaktadır. Bu sistemlerin kurulup işletilmesi bizler için sosyalist Paris Komününden itibaren hayati ve ilkesel bir önem taşımaktadır.
Kentsel ve kırsal alanlardaki öz-yönetim uygulaması ve tabana dayalı kitle örgütlerinin aktif çalışması Çin'de halkın demokratik seçme ve seçilme, demokratik karar alma, demokratik yönetim ve demokratik gözetim yasal haklarını doğrudan kullanmasına destek olmaktadır. Dolayısıyla halk kendi tabana dayalı örgütleriyle ve yerel örgütleriyle kamu işleri ve kamu yararı ile ilgili projelerini kendileri yönetebilir. Bugün bu sistem Çin'deki en doğrudan ve en geniş demokrasi uygulaması haline gelmiştir.
(1) Kırsal Alanlardaki Tabana Dayalı Siyasal Demokrasi
1,3 milyarlık Çin nüfusunun 800 milyondan fazlası kırsal bölgelerde yaşamaktadır. Bu nedenle, kırsal bölgelerde tabana dayalı demokrasiyi genişletmek ve geliştirmek için Çin'in siyasal demokrasiyi inşası çok önemli bir meseledir. Böylece çiftçiler kendi köylerinde devletin gerçek efendileri olarak demokratik haklarını tam olarak kullanabilirler.
Uzun yılların araştırma ve uygulamalarından sonra, ÇKP yüz milyonlarca Çinli çiftçinin, Çin'in gerçeklerini göz önünde tutarak, kırsal bölgelerde tabana dayalı siyasal demokrasinin -köylülerin özyönetiminin- inşasını destekleyecek uygun bir yol bulmalarına öncülük etti.
Köylülerin özyönetimi kırsal bölgelerdeki geniş halk kitlelerinin kendi işlerini yasalara uygun olarak yönetmeleri ve kendilerini sevk ve idare etmeleri, kendi eğitimlerini ve kendi hizmetlerini gerçekleştirmeleri için demokratik haklarını doğrudan kullanacakları temel bir sistemdir.
1980'lerin başlarında tomurcuklanmaya başlayan, 1980'lerde gelişen ve 1990'larda halk arasında yaygınlaşan bu sistem tabana dayalı demokrasiyi geliştirmek ve Çin kırsalında yönetişim düzeyini arttırmak için etkili bir yöntem oldu.
Çin Anayasası köy komitelerinin yasal statüsünü kırsal tabana dayalı özyönetimin kitle örgütleri olarak düzenlemiştir.
Çin Halk Cumhuriyeti Köy Komitesi Örgütlenmesi Hakkındaki Yasa kırsal bölgelerdeki tabana dayalı demokratik özyönetimin sağlıklı gelişmesini sağlamak için köy komiteleriyle ilgili kuruluşun niteliğini, işlevlerini, prosedürlerini, hizmet süresini ve diğer konuları açıkça belirtir. Köy Komitesi Örgütlenmesi Hakkındaki Yasa'nın uygulama kuralları ve köy komitelerin seçimini düzenleyici önlemler Çin ülkesinin merkezi hükümetinin doğrudan yönetimi altında 31 eyalet, özerk bölge ve belediyelikte yürürlüğe girmiştir.
Böylece köylülerin özyönetimi için daha belirgin bir yasal güvence sağlanmıştır. Demokratik seçim, demokratik karar alma, demokratik sevk ve idare ve demokratik gözetim ve denetim köy özyönetiminin ana içeriğidir.
– Demokratik Seçim: Köylüler köy komitesi üyelerini Köy Komitesi Örgütlemesi hakkındaki Yasa uyarınca doğrudan seçebilir veya görevden alabilirler.
Bir köy komitesi başkan ve başkan yardımcısı dahil üç ila yedi kişiden oluşur. Her komitenin görev süresi üç yıldır. Seçim sürecinde komite üyesi adayları doğrudan köylüler tarafından belirlenip seçilir ve seçim sonuçları seçimin adil, açık ve dürüst olmasını sağlamak için seçim yapılan yerde açıklanır. Köylüler bu seçimlere katılmaya isteklidir ve kesin olmayan istatistiklere göre Çin'in kırsal bölgelerinde ortalama seçime katılma oranı yüzde 80'in üstündedir, bazı yerlerde bu oran yüzde 90'ı bile aşar. 2004'ün sonu itibariyle, tüm ülkede, eyaletlerin çoğunda, özerk bölgelerde ve belediyeliklerde merkezi hükümetin doğrudan yönetimi altında beşinci veya altıncı komitelerini seçmiş olarak 644.000 köy komitesi kurulmuştur
– Demokratik karar alma: Köylülerin çıkarlarıyla ilgili tüm önemli konular köylülerin veya onların temsilcilerin yaptığı toplantılarda tartışılmalıdır ve kararlar çoğunluğun görüşüne uyularak alınmalıdır. Çin'in kırsal bölgelerinde koşullar yer yer büyük ölçüde değiştiği için köylerin büyüklükleri farklıdır ve geniş bir bölgede köylülerin dağınık olarak yaşadığı büyük köylerde bir karar almak için bir komite toplantısını örgütleyip yapmak özellikle zordur.
Bu köylerde sorun toplantıların köylülerin temsilcilerinin katılımı ile yapılmasıyla çözülmektedir. Bugüne kadar, Çin'deki köylerin yüzde 85'i demokratik karar alma için köylü toplantıları veya köylü temsilcilerinin toplantıları sistemini kurmuştur.
– Demokratik sevk ve idare: Yasalar, yönetmelikler ve ilgili politikalar uyarınca köylülerin öz yönetim kuralları veya köylülerin davranış kuralları yerel durumla uyumlu olarak tüm köylüler tarafından tartışılır, formüle edilir veya değişiklik yapılır. "Küçük anayasa" denilen öz yönetim kurallarıyla uyumlu olarak, köy komiteleri ve köylüler kendilerini sevk ve idare ederler, kendi eğitimlerini ve kendi hizmetlerini gerçekleştirirler.
Bugün, Çin'deki köylerin yüzde 80'den fazlası köy özyönetimi kurallarını veya köy siyasi davranış kurallarını yürürlüğe sokmuş ve köy işleri yönetimi için demokratik mali yönetim ve denetleme sistemlerini kurmuştur.
– Demokratik gözetim ve denetleme: Köylüler köy işlerinin açık hale getirilmesi, köy kadrolarının köylüler tarafından demokratik değerlendirilmesi, köy komitesi tarafından hazırlanan düzenli çalışma raporları ve köy dışına giden köy kadrolarının çalışmalarının denetlenmesi sistemi vasıtasıyla komitenin çalışmalarını gözetim altına alıp denetlerler.
Köy işlerinin halka açık yapılması, özellikle, köylüler tarafından geniş ölçüde iyi karşılanmaktadır.
Köy özyönetiminin bu başarılı deneyimi Çine özgü sosyalist siyasal demokrasinin geliştirilmesinde ÇKP önderliğindeki milyonlarca Çinli çiftçinin büyük bir eseridir.
Kırsal tabana dayalı demokrasisinin ve köylülerin özyönetim uygulamasının teşvik edilmesi kırsal halkın geniş yığınlarının coşkusunu büyük ölçüde yükseltti, kendi işlerinin sahibi sıfatıyla hareket etmek onların yaratıcılığını ve sorumluluk duygusunu arttırdı, böylece Çin'in kırsal alanlarında siyasal demokrasinin inşasında yeni bir sayfa açıldı.
(2) Kentsel Topluluk (Semt ve Mahalleler) Alanlarında Siyasal Demokrasinin İnşası
Kent semt/mahalle komiteleri Çin'de kentte yaşayanların kendi kendilerini sevk ve idare etmek, kendi eğitimlerini ve kendi hizmetlerini gerçekleştirmek için kurulan kitlesel özyönetim örgütleridir. Bu komiteler Çin'de kentlerde tabana dayalı doğrudan demokrasinin önemli bir biçimidir.
Yeni Çin'in 1949'da kurulmasından sonra, kentte yaşayanların oturdukları bölgelerde kamu işlerinde demokratik özyönetimi uygulamalarını sağlamak için tüm ülkedeki kentlerde mahalle komiteleri kuruldu.
1982'de, kent mahalle komitesi sistemi, ilk kez Çin Halk Cumhuriyeti Anayasa'sında kayıt altına alındı. Bu yasa kent mahalle komitelerinin geliştirilmesi için yasal temeli ve kurumsal güvenceyi sağlar. 1999'da 26 belediye bölgesinde toplu konutlarda mahalle komitesi deneyi yaptık, daha sonra ülke çapında toplu konutlarda tanıtım-eğitim-alıştırma faaliyetleri yapıldı. 2004'ün sonunda, Çin kentlerinde yeni tür toplulukların konutlarının ihtiyaçları için uygun görülen 71.375 mahalle komitesi kuruldu.
Şu anda, kentsel topluluk taban örgütleri seçilmiş pilot bölgelerden daha geniş alanlara doğru, büyük kentlerden orta büyüklükte veya küçük kentlere doğru ve gelişmiş doğudaki bölgelerden batıdaki az gelişkin bölgelere doğru yayılıyor.
Kentsel özyönetim düzeyini yükseltmek için iyi düzenlenmiş yönetim ve hizmetleri ile birlikte mutlu ve ekolojik bir çevre ve uyumlu komşuluk ilişkileri olan yeni tip kent komiteleri ülke çapında kurulmaktadır.
Kırsal bölgelerdeki köy özyönetimi gibi, kentsel alanlardaki özyönetimin ana içeriği de demokratik seçim, demokratik karar alma, demokratik sevk ve idare ve demokratik gözetim ve denetimdir. Demokratik seçimle ilgili olarak, seçim yapılma şekli demokrasi düzeyini sürekli olarak yükselten bir biçimde aday gösterilmekten kendini aday göstermeye, her göreve seçilmesi için bir aday gösterilmesinden çok adaylı seçime ve dolaylı seçimden doğrudan seçime doğru gelişme göstermiştir.
Son yıllarda, kentsel topluluklarda doğrudan seçimler güçlü bir şekilde teşvik edilmiştir. Deney yapılan 26 pilot kentsel yerleşim üzerine devlet tarafından yapılan bir araştırma kentsel topluluk üyelerinin mahalle komitelerinin doğrudan seçimlerine aktif olarak katıldıklarını göstermektedir ve bunların yüzde 90'dan fazlasının oy verdiği ortaya çıkmıştır. Doğrudan seçimlerin bir sonucu olarak, mahalle komitesi üyelerinin daha genç, daha eğitimli ve daha profesyonel olması eğilimi vardır.
Demokratik karar alma bakımından, bir mahallenin sakinleri, karar alma yetkilerini mahalle toplantıları, forumları yaparak ve duyurular, diğer etkili yollar ve kanallar vasıtasıyla kullanırlar.
Demokratik sevk ve idare konusunda, mahalle sakinlerini kendileriyle ilgili işlerin efendileri ve kendi işlerinin sahipleri oldukları konusunda daha bilinçli olmalarını ve topluluğun herkesi ilgilendiren sorunlarıyla ilgilenmelerini sağlamak amacıyla mahalle komiteleri yasalar çerçevesinde çalışırlar, çalışmalarını mahalle sakinlerinin özyönetim kurallarına ve yönetmeliklerine göre düzenlerler.
Demokratik gözetim ve denetim bakımından, mahalle komitesi açık sevk ve idare uygular; herkesi ilgilendiren meseleler, zor sorunlar ve mahalle sakinlerinin çıkarları dahil önemli konular mahalle sakinlerine zamanında bildirilir ve onlardan tartışma yapmaları, yorumlamaları, önerilerde bulunmaları ve gözetim ve denetim yapmaları istenir.
(3) İşçi ve Personel Meclisi Sisteminin İnşası
İşçi ve personel meclisi bir işletme veya kamu kuruluşunun kendi işçileri ve personeli tarafından demokratik sevk ve idaresini sağlayan temel bir sistemdir.
Çin'de, bir işletmenin veya kamu kuruluşunun tüm üyelerinin sahip olduğu bu bir işletmenin efendisi olma demokratik hakkı işçi ve personel meclisi sistemiyle geniş ölçüde kullanılmaktadır.
Bu meclis sistemi devlet mülkiyetindeki kuruluşlarda Yeni Çin kurulduktan sonra benimsendi ve 1957'den sonra tüm ülkede teşvik edildi.
Çin Anayasası, Devlet Mülkiyetindeki Sanayi Kuruluşları Hakkında Yasa, İş Yasası, Sendika Yasası ve Devlet Mülkiyetindeki Sanayi Kuruluşlarında İşçi ve Personel Meclisi ile İlgili Yönetmelikte işçi ve personel meclisi sistemi hakkında ilgili maddeler bulunmaktadır. Bu ilgili yasalar uyarınca, işçi ve personel meclisinin beş işlevi ve hakkı vardır.
İşçi ve Personel Meclisinin Beş İşlevi
İşletmenin üretim yönetimi ve geliştirilmesi planı ve şeması üzerine tartışma ve öneri yapma hakkı; ücretler, ikramiyeler, işçi sağlığı koruması, ceza ve ödüllerle ilgili önemli yönetmelik ve kuralları inceleme ve değiştirme hakkı; işçi ve personelin yaşamı ve maddi çıkarlarını ilgilendiren önemli meseleler üzerinde tartışma ve karar verme hakkı; işletmenin yöneticilerini ve önderlerini değerlendirme ve gözetip denetleme hakkı; fabrikanın başkanını tavsiye etme veya seçme hakkı.
İşçi ve personel meclisi Çin'de geniş kitlelerin desteğini görmektedir ve üyeleri arasında sadece işçiler yoktur fakat ayrıca teknik personel, yönetici personel ve diğer üyeler de vardır. Bir işletmedeki tüm işçi ve personel demokratik sevk ve idarede temsil edilebilir.
Meclis ara verdiği veya tatilde olduğu zaman işletmenin sendika komitesi meclisin çalışma organı işlevini görebilir ve meclisin günlük işleriyle ilgilenebilir. 1998'den itibaren, fabrika meselelerini açıkça tartışma sistemi devlet mülkiyetindeki işletmelerde, kolektif işletmelerde benimsenmiştir ve ayrıca devletin mülkiyetinde olmayan özel işletmelere de yayılmıştır.
2004'ün sonuna kadar, 1,732 milyon işletme ve kamu kuruluşu işçi sendikaları kurmuştur ve bunlardan 369.000'i 78,364 milyon işçiyi kapsayan işçi ve personel meclisini oluşturmuştur.
Buna ek olarak, 70,612 milyon işçiyi kapsayan 316.000 işletme kendi meselelerini açıkça tartışma sistemine geçmiştir. Şimdi, işçi sendikası örgütlenmesi olan, 35,026 milyon işçiyi kapsayan ve işçi sendikası örgütlenmesi olan devlet mülkiyetindeki işletmelerdeki çalışanların yüzde 72,9'una tekabül eden devlet mülkiyetindeki işletmelerin yüzde 52,8'i işçi ve personel meclisini oluşturmuştur.
27,87 milyon çalışanı kapsayan ve işçi sendikası örgütlenmesi olup devlet mülkiyetinde olmayan işletmelerin yüzde 46,7'sine tekabül eden işçi sendikası örgütlenmesi olup devlet mülkiyetinde olmayan işletmelerin yüzde 32,6'sı işçi ve personel meclisi sistemine geçmiştir.
1980'lerde reform ve dış dünyaya açılma politikasının başlamasından itibaren, işçi ve personel meclisi ve demokratik sevk ve idare sisteminin diğer biçimleri işçi-işveren ilişkilerini koordine eden, çalışanların yasal haklarını ve çıkarlarını güvence altına alıp koruyan ve işletmelerde ve kamu kuruluşlarında reform, gelişme ve istikrarı teşvik eden demokratik sevk ve idarede vazgeçilemez bir rol oynamaktadır.
Çin, işletmeleri kendi işçi ve personeline yürekten bağlı olarak çalıştırma ilkesine bağlı kalmayı sürdürmelidir. Reform ve Dışa Açılma reformlarının derinleştirilmesi ile çalışanların kendi demokratik ve yasal hak ve çıkarlarından gerçekten yararlanmasını sağlamak amacıyla işletmelerde ve kuruluşlarda ve her türden farklı mülkiyet biçimi altındaki işletmelerde demokratik sevk ve idare sistemlerinin kurulmasını ve geliştirilmesini teşvik etmek için daha fazla çaba göstermeliyiz ve bu konudaki dikkat çeken sorunların üstesinden gelmek için uygulamaya yönelik daha kapsamlı önlemler almalıyız.
[1] Çin'de bugün ÇKP dışında 8 parti daha bulunuyor.
[2] http://www.mca.gov.cn
[3] Çin'de bir ulusal Halk Kongre'si ve bunun yanı sıra tüm eyaletlerde ve illerde seçilmiş Halk Kongreleri bulunmaktadır.